Harmancı: “Hepimiz ders çıkarmalıyız”

Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı, Mehmet Akif Caddesi’nde önceki gün 2 yetişkin çam ağacının kesilmesi olayında, ağaçların özel mülk içerisinde olması nedeniyle sorumluluğun Orman Dairesi’nde olduğunu, LTB’nin hiçbir yasal sorumluluğu olmadığını açıkladı. Sorumluluğun kime ait olduğunun önemli olmakla birlikte bu tür olayların yaşanmasını engelleyecek bilinç ve anlayışa ulaşmanın da çok önemli olduğuna vurgu yapan Harmancı, “Ağaç ve orman fakiri bir ülke olduğumuz gerçeğinden hareket eder, gerek bireyler, gerekse de kurumlar olarak karar ve uygulamalarımızda da bunu içselleştirirsek, büyük bir adımı hep birlikte atmış olacağız” dedi.

“Doğru bilgi vermeyi bir sorumluluk olarak görüyorum”        

Yasa ve tüzüklerin belediyeyi kısıtladığı noktalarda, olumsuzlukları ve çarpıklıkları ortadan kaldırmak için tüm paydaşların birlikte hareket ederek, ortak aklın bulunması gerektiğine inanç belirten LTB Başkanı Harmancı; herhangi bir platformda konuya ilişkin tüm paydaşlar ile bir araya gelme arzusunu dile getirdi. Harmancı böyle bir toplantıda ortaya çıkacak fikir ve önerilerin yaşama geçmesi için de tüm paydaşlar ile LTB’nin ortak hareket etmesi gerektiğine vurgu yapıp LTB olarak hedef ve mücadelelerinin, yaşamaktan herkesin keyif aldığı bir şehri birlikte yaratmak olduğunu söyledi.

LTB Başkanı Harmancı, kamuoyunda büyük tepkiye yol açan olayla ilgili, doğru bilgi vermeyi bir sorumluluk olarak gördüğünü belirterek, merak edilen tüm konularla ilgili ve LTB’nin çalışmaları ile ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Öncelikli olarak, Karpaz’da katledilen binlerce ağacın da, Büyükkonuk’ta yok edilen harnupların da, Lefkoşa’nın göbeğinde kesilen ağaçların da gaileleri olduğuna vurgu yapan Harmancı, ağaçların kesildiği alanda yapılacak binaya ve Lefkoşa genelinde uygulanan inşaat izin onaylarına ilişkin geniş bir değerlendirmede bulundu.

 

“Planlama onaylarını Şehir Planlama Dairesi verir”

Harmancı, yatırımcı müteahhidin yaklaşık 10 ay önce ‘Lefkoşalılarla 5 Dakika’ toplantılarından birinde söz konusu bölgede planladıkları proje ile kendilerine bilgi verdiğini, kendilerinin de inşaat ruhsatları verilirken izlenen yasal prosedürün uygulanması ile ilgili olarak yetkili mercilerin kimler olduğunu aktararak, mevzuat hakkında kendilerine bilgilendirmede bulundukların aktardı. İmar Yasası’nın yürürlüğe girdiği 2000 yılından itibaren, şehirde her türlü gelişme, konut, dükkan, telleme vb. şehir planlama dairesinin planlama onayına tabii olduğunu anımsatan Harmancı, ilgili firmanın Şehir Planlama Dairesi’nin onayına giden dosyasının konut, dükkan gibi fonksiyonu ne olabileceği, kaç kat olacağı, kaç metrekarelik bina yapabileceğinin yürürlükteki imar planına göre incelendiğini belirtti.

“Binanın kat yüksekliğine müdahale etme yetkimiz bulunmuyor”

Şehir Planlama Dairesi’nden onay alan projenin Kasım ayı sonunda LTB’ye inşaat ruhsatı almak için başvuruda bulunduğunu belirten Harmancı şunları kaydetti: “Belediyemiz de inşaat ruhsat aşamasında yasaların bizlere verdiği yetki çerçevesine hareket etmiş, Yollar ve Binalar Yasaları’na göre gerekli incelemede bulunarak, ruhsatlandırmıştır. Binanın kat yüksekliğine müdahale etme yetkimiz bulunmamaktadır. Bize verilen yetkiler neyse, ona göre izinlendirmede bulunuyoruz. İmar Planı’nda ilgili bölgede yaşanan değişimlerde, özellikle Mimarlar Odası ciddi bir rol oynamış ve Odanın talepleri ile buranın kat sınırları yükselmeye açılmıştır.”

 

“Onay vermeme adına herhangi bir yasal dayanağımız yok”

LTB’nin ilgili projeye onay verip veremeyeceği yönünde yaşanan tartışmalara da atıfta bulunan Harmancı, şu ifadelere yer verdi: “Belediye bir proje başvurusuna onay vermeyebilir, dosyayı bekletebilir, onay sürecini uzatabilir. Fakat bu süreçte, Belediye’nin herhangi bir yasal dayanak noktası yoksa, hukuk sürecinden tazminat da dahil olmak üzere, çeşitli yaptırımlarla karşı karşıya kalabilir. Bahsi geçen projede de onaylamamak için yasal hiçbir dayanak olmadığından, dosyayı bekletmek ve olayın hukuk sürecine taşınması, LTB’nin mali yapısına ciddi yük bindirme ihtimalini taşımaktadır. Şehrin yönetiminin omuzlarına mali olarak yüklenen her yük, haliyle şehre ve şehrin insanlarına verilen hizmetleri de olumsuz yönde etkileme ihtimalini bulundurmaktadır.  Nitekim bahse konu proje gerekli yasal prosedürleri yerine getirdiğinden gerekli izinler sağlanmıştır.

 

“Proje üniversite olarak onay almadı”

Yapımına başlanacak binanın üniversite olarak onay almadığını da açıklayan Harmancı, böyle bir niyet olması halinde, bunun yeniden şehir planlama dairesinin yeniden onayına tabii olacağını kaydetti. Lefkoşa Türk Belediyesi olarak binanın üniversite fonksiyonuyla o bölgede olmaması gerektiğine inandıklarını belirten Harmancı, mevcut yasaların binaları renk, çizim vb. özelliklere göre ayırmadığını, projelerin kat sınırlarını, arsa yapı kullanım alanlarını ve imar yasalarına uygunluklarını denetlediğini belirtti.

“Tüzükler ve yasalar ağaçların sorumluluğunu Orman Dairesi’ne veriyor”

Belediyeler Yasası’nın kendilerini kamusal alanda (kaldırım, cadde, park vb) her türlü tedbiri almakla yükümlü ve yetkili kıldığını belirten LTB Başkanı Harmancı şöyle devam etti: “Ne yazık ki, söz konusu yer özel mülk olup, özel mülk içerisinde mal sahibinin tek muhatabı ilgili yasalar ve tüzükler gereği Orman Dairesi’dir.. İlgili yasalar ve tüzükler konuyu belli ağaçlar için Orman Dairesi’ne vermiştir. Orman Dairesi Müdürlüğü’nün yazılı izni olmadan 7 tür ağaç kesilemez, taşınamaz, şekli değiştirilemez ve budanamaz. (KKTC’de Orman Koruma ve Faydalanma Tüzüğü ile belirlenen 7 tür orman ağacı şunlardır; Çam, Servi, Ardıç, Kavak, Çınar, Meşe ve Okaliptüs.) Ayrıca hurma ağaçlarının kesimi de çevre dairesinin görüşü ve orman dairesinin iznine bağlıdır.

“LTB olarak bizler de belli ağaçların budaması için Orman Dairesi’nden izin alıyoruz”

LTB Başkanı Mehmet Harmancı, geçmişte yaşanan ve bazı kişiler tarafından örnek olarak sunulan Ziraat Bankası inşaatı sırasında Okaliptüs ağaçlarının ‘anıt ağaç’ ilan edilmesinin de oradaki ağaçların kamusal alanda olması nedeniyle mümkün olabildiğini anımsattı.

Kamusal alan belediyeler sorumluluğunda olmasına rağmen, kamusal alanda yapacağımız budama işlemlerinde dahi (örnek: Kumsal Parkı) belirtmiş olduğumuz 7 tür ağaca ilişkin budama izinlerini Orman Dairesi’nden almaktayız” dedi.

“Konu tarafımıza bildirilseydi, yetkimiz olmadan da her türlü girişimi yapardık”

LTB olarak sorumluluktan kaçan veya ‘sorumluluk başkasındadır’ diyerek konuya seyirci bir anlayış içerisinde asla olmadıklarını, olmayacaklarını da belirten Harmancı, bunun rutin bir işlem olarak görülmeyip, LTB yönetimi ile benzer kaygıları taşıyarak ve hassasiyet gösterilerek konu taraflarına bildirilmiş olsaydı, her türlü girişimi yapacaklarından da kamuoyunun ve tüm Lefkoşalıların emin olmasını istedi. Bunun yanı sıra, toplumsal ve sosyal duyarlılığı tetikleyerek, kamuoyu yaratılmasında aracı olabileceklerini de belirten Harmancı, bu bağlamda matematiksel doğru bakış açısı yerine, farklı pratikleri geliştirebilme ve uygulama yetisi ile bakış açısını, bugüne kadar çalışma arkadaşlarına yeterli düzeyde aktarmamanın da kendi sorumlulukları olduğunu ifade etti. Harmancı, tüm bunlar biryana, yaşanan olay yasal olarak değerlendirildiği zaman, LTB’nin mevcut durumda herhangi bir sorumluluğu olmadığını da yineledi.

 

“Hiçbir sermaye grubunun çıkarı, insan haklarından önde olamaz”

LTB olarak kendilerine proje sunmak isteyen iş insanları ile aynen STÖ, kurum, kuruluş, dernek ve yurttaşlar ile görüştükleri çerçevede görüştüklerine dikkat çeken Harmancı, önemli olanın hiçbir sermaye grubunun çıkarlarının, şehrin insanlarının haklarından önde olmadığını düşünerek çalışmak olduğunu belirtip, LTB olarak da bu anlayışla hareket ettiklerini kaydetti.

Gezi Parkı eylemlerine, Turizm ve Çevre Bakanı olduğu dönemde katıldığını, doğru bulunur veya eleştirilir, doğru bulduklarının arkasında durduğunu, bugün olsa yine aynı davranışı yapacağını aktaran Harmancı şunları belirtti: “Devletin veya belediyelerin kendi kamusal alanlarını sahiplenecekleri yerde, buraları sermaye gruplarına peşkeş çekilmesine karşı en yüksek sesin verilmesinde, bir ses de her zaman ben olurum. Petrol dolum tesisi faciasında, ki bu ülke tarihinin en trajik çevre felaketidir, ilgili şirkete kamuoyu baskısı, yani sizlerin katkısı ile elimizde hiçbir yasa gücü olmadan 5 milyon dolarlık temizliği yaptırabilmeyi el birliği ile başardık.”

Harmancı, “Bugüne kadar maddi gücü düşük, kapasitesi sınırlı bu belediye için sorulmadıkça ‘kaynak yok’ demedim. İşin özünde ise batık bir belediye vardı ve bu gerçekleri bilerek aday oldum ve Lefkoşalıların onayı ile başkan seçildim. Lefkoşa Türk Belediyesi başkanıyım ve sorumluluklarımın farkındayım, ‘paramız yok’ deyip bu belediyenin sorumluluklarını sadece asfalt ve kaldırım olarak düşünen bir birey de değilim.”

“Bu şehrin her sıkıntısı bizim gailemizdir”

LTB olarak, şehrin gençlerine ve çocuklarına ve onların haklarına önem veren, bu doğrultuda onları karara alma mekanizmalarının bir parçası yapmaya çalışan bir kurum olma yolunda ciddi adımlar attıklarını da belirten Harmancı, ülkede şiddet gören kadınlara veya ayrımcılığa uğrayan tüm bireylere yönelik sorumluluklarının sonuna kadar farkında olan LTB’nin bunlara ilişkin somut projeler üreterek yaşama geçirdiğini vurguladı.

Harmancı, “Bu şehirdeki mültecilerin derdi ve gailesi bu belediyeyi tutmuştur, onları toplum yaşamına kazandırabilmek için ilgili sivil toplum örgütleri ile sürekli diyalog halinde fikir üretmekte ve bu fikirleri elbirliği ile icraata dönüştürmektedir. Engelli yurttaşlarımız için hizmet vermeye başlayan minibüsümüz ve Lefkoşalıların desteği ve katkısı ile alınan aracımız ile engelli bireylerimizin ulaşımını sağlamakta, bununla birlikte ‘Engelsiz Dans Okulu’ gibi faaliyetlerle de hizmet alanımızı genişletmekteyiz. Çünkü bu şehir artık engel olmayacak, engelleri kaldıracaktır ve bunun için de kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.”

Bunların yanında şehrin ihtiyacı olan kapsamlı temizlikleri rutin bir şekilde devam ettirdiklerini bu alana belediyenin kendi öz kaynakları kullanılarak yeni araçlar temin ettiklerini, şehrin 6 parkını yeniden Lefkoşalıların rahatça kullanabilmesi için düzenlediklerini aktaran Harmancı, 2015 yılında 1 milyonluk asfalt ihalesi bitirdiklerini 2016 yılında da aynı büyüklükte bir ihalenin Şubat ayı içerisinde başlayacağını belirtti. Şehrin 20’nin üzerinde bölgesinde yağmur suyu drenajında rahatlama sağlayacak ihalenin de halen devam ettiğini belirten Harmancı, amaçlarının hem temel işlevlerini yerine getiren, hem de sosyal sorumluluklarını unutmayan bir belediye yapısı olduğunu vurguladı.

 

“Kalbim tüm Lefkoşalılar gibi Lefkoşa için çarpıyor”

Bahsi geçen konuda görüş, öneri ve eleştirisi olan birey, kurum ve kuruluşlar ile bir platformda bir araya gelebilme istencini de paylaşan Harmancı, yasa ve tüzüklerin belediyeyi kısıtladığı noktalarda, ortak aklı yaratarak ve bunların değişimi için sadece LTB’nin değil, tüm paydaşların birlikte mücadele etmesi gerektiğine inanç belirtti.

LTB Başkanı Harmancı, “Kalbim tüm Lefkoşalılar gibi, Lefkoşa için çarpmakta, beynim Lefkoşa ve Lefkoşalılar için hep daha iyisini yaratma hedefi ile çalışmaktadır. İlk günden beridir söylediğim gibi, tüm samimiyetimle, Lefkoşa’mıza olan tutkumla, şehrin insanlarını dinleyerek, anlayarak, icraatlarımıza ilişkin hesap vererek, her şeyi daha güzel, yaşamaktan herkesin keyif aldığı bir şehri birlikte yaratmak için çalışmaya devam edeceğiz.” Diyerek sözlerini tamamladı.