Suç ve Ceza – Nehir Özkızan

Suç ve Ceza: Dosteyevski’nin Suç ve Ceza’sının baş karakteri olan Raskolnikov bir hukuk öğrencisidir ve çok yoksuldur. Romanda, toplumsal olaylara duyarlı ve oldukça zeki olarak tanımlanan Raskolnikov kendi yoksulluğuna çare bulmak ve kendisi gibi çok yoksulluk çeken diğer insanlara iyilikte bulunmak düşüncesi ile tefeci olan yaşlı bir kadını öldürüp parasını alır. Yeniden insanların arasına karışabilmesinin tek olasılığının cezasını çekmek olduğunu anlayan Raskolnikov, bir süre sonra pişmanlık içerisinde kendini polise teslim eder.
İnsan temelde çelişkili bir canlı mıdır yoksa çelişki duymak kimi insanlara mı özgüdür? Hümanist değerleri olan, idealist ve çalışkan bir birey olan Raskolnikov toplumda örnek olarak gösterilebilecek bir kişiyken, yaşlı tefeci kadını öldürmesi onu kötü biri mi yapar? Raskolnikov’un ruh hali sürekli değişmekte ve hatta bu durum romanda çeşitli sözcük yinelemeleri ile desteklenmektedir. Suç ve Ceza bu açıdan psikolojik bir romandır. Raskolnikov’un cinayet işlemesinin temel sebebi kendi yoksulluğu gibi gözükse de aslında arkada yatan sebepler arasında kendisiyle aynı durumda olan diğer insanlara yardım etme isteği de vardır. Eğitimli bir genç olan Raskolnikov bir suç işleyerek aslında daha adil bir toplum yaratacağını düşünür.
On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında (1866) yayınlanan bu romana baktığımızda o dönemde Rusya’nın inanılmaz bir yoksulluk içerisinde olduğunu ve açlığın zirvede olduğunu görürüz. 1861’de yapılan Rus Toprak Reformu ve köleliğin kaldırılması akabinde Rusya’da yoksulluk daha da artar ve köylü isyanlarının da etkisiyle Rusya’da karmaşa ve kaos ortamı hakim olur. Raskolnikov, o dönemde Rusya’yı kurtaracak kahraman olarak görülebilir.
Raskolnikov’un cinayet işlemesindeki gerekçelerin altyapısı romanın daha hemen başında kurulmuş ve içinde bulunduğu çaresizlik her sayfada belirtilmiştir. Öte yandan, tefeci yaşlı kadın, herkesin malına el koyan, ihtiyacından fazlasını alan ve hatta kendi öz kardeşiyle dahi parasını paylaşmayan, cimri ve merhametsiz bir kadındır. Kapitalizmin acımasız ve sömürgeci yüzü yaşlı tefeci kadında hayat bulmuş gibidir adeta.
Romanda, sefalet çeken karakterlere baktığımızda bunların ‘ayyaşlar’, ‘fahişeler’, ve ‘yoksullar’ olduğunu ve bu kişilerin toplumun dışına itildiğini görürüz. Raskolnikov tüm bu insanların daha iyi bir hayat yaşaması gerektiğine olan inancı sayesinde yaşlı tefeci kadını soğukkanlı bir şekilde öldürür. Roman boyu bu cinayetin meşruluğunu doğrulayacak pek çok unsurla karşılaşan okuru şaşırtan belki de Raskolnikov’un olaylarla hiçbir şekilde bağı olmayan, masum Lizateva’yı (tefeci kadının kız kardeşi) da cinayete tanık olma gerekçesi ile öldürmesi suçun belki de bir sürecin başlangıcı olduğunu kanıtlar niteliktedir. Ayrıca bu durum, Raskolnikov’un vicdan azabını katlayacak ve kendi içinde çelişkilere düşmesine neden olacaktır.
İyi bir amaç uğruna kötü bir şey yapmak çelişkisini güzelce işleyen Dostoyevski’nin romanını günümüze kadar dinamik bir şekilde sağlayan şey belki de bu soruya ne evet ne de hayır cevabını kabul etmesi.
Nehir Özkızan
Bağımsızlık Yolu Üyesi