BURS BULAMIYORLARSA MAKARNA YESİNLER – CELAL ÖZKIZAN

kktc ve Türkiye dışındaki üçüncü ülkelerde eğitim görmekte olan Kıbrıslı öğrenciler bir süredir burs mücadelesi başlattılar…

Talepleri, kktc’de ve Türkiye’de okuyan Kıbrıslı arkadaşlarının sahip oldukları (ve çoğu zaman da ancak mücadele ederek koruyabildikleri) burs hakkından eşit bir şekilde yararlanmak…

Konuya devam etmeden önce söylemek isterim ki, bu mesele elbette basit bir “bize burs verin bize para verin” meselesi değil…

Dünyanın belki de pek az ülkesinde, o ülkenin vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu yurtdışında okumak için bu kadar çok çaba harcarlar…

Elbette her ülkenin gençlerinden bazıları eğitim almak için başka ülkelere gidebilirler…

Ancak genellikle ülkede kalanların oranı, ülkeden gidenlerin oranından çok daha fazla olur ve zaten genç nüfusun (ve ailelerinin) büyük oranı da yurtdışında okumayı maddi anlamda kaldıramadıklarından zaten kendi ülkelerinin dışında okumak gibi bir lüksleri yoktur…

Ancak ne ilginçtir ki, örneğin bir Kıbrıslı Türk öğrenci, Türkiye’deki bir devlet üniversitesinde okursa, 4 yıl boyunca harcayacağı toplam miktar, Kıbrıs’ın kuzeyindeki özel üniversitelerden birinde okursa harcayacağı paradan çok daha az olacaktır…

Kıbrıs’ın kuzeyinde Türkiye’ye kıyasla fazla olan hayat pahalılığı, öğrenciler için yaşamsal önemde olan toplu taşımanın eksikliği (ve bu yüzden öğrencilerin benzine para harcamak zorunda kalması), barınmanın çok pahalı olması ve bunun gibi birçok şeyi bir kenara bırakırsak bile, sadece Kıbrıs’ın kuzeyindeki özel üniversitelere kayıt parasının kendisi bile, örneğin, bir öğrencinin Türkiye’de bir yılda yaptığı bütün harcamalardan daha fazla olabiliyor…

Böyle garip bir durum var yani…

İşin ikinci boyutu ise nitelikli eğitim…

Elbette bir üniversite öğrencisi, parasal meselelerin yanında, nitelikli bir eğitim de almak ister (ki nitelikli bir eğitim alma isteği de geçim derdinden ayrı düşünülemez çünkü nitelikli bir eğitim ardından iş bulma şansı daha yüksek olur) ancak Kıbrıs’ın kuzeyindeki üniversiteler, herkesin bildiği üzere, üniversite değil ticarethane olduklarından, bu kurumlar bilimsel bir motivasyonla değil, kâr yapma mantığı üzerine işlerler…

Bu üniversitelerdeki çok değerli hocalar ve öğrenciler elbette mevcuttur, ancak sözünü ettiğimiz şey daha sistematiktir…

Bu üniversitelerde öğretim elemanları, asıl uğraşları olması gereken bilimsel bilgi üretme, makaleler yayınlama, araştırmalar yapma ve öğrencilerle bilimsel bir etkileşim içine girmek gibi meselelere vakit ayıramıyorlar çünkü üniversite patronları ve yönetimleri, hocaların üniversiteye olan “maliyetini” düşündükleri için, öncelikleri hocalara özgür bir bilimsel ortam sağlamak değil, en az hocayla en çok öğrenciyi (yani müşteriyi) idare etmektir…

Örneğin sürekli “projeleriyle” gündeme gelip bunu bilimsel bir başarı gibi sunan üniversitelerde ise bu girişimler olumlu gibi görünmekle birlikte, çoğu zaman üniversitenin genel kurumsal yapısının işleyişinin değil, “prestij” için yaptıkları girişimlerin göstergesidir…

***

Lafı daha fazla uzatmayalım…

Bugün Kıbrıs’ın kuzeyinde kapsamlı tek bir kamusal üniversite yoktur ve üniversite patronları tarafından soyulmadan bu okullarda okumak imkansızdır…

İkincisi ise, bu okullar üniversite değil ticarethane mantığıyla işletildiği için, en iyi niyetli hocalar ve öğrenciler bu kurumların içinde yer alsalar bile, buralardan kolay kolay bilimsel uğraşlar çıkamaz…

Hal böyle olunca, yurtdışında (gerek Türkiye’de gerek diğer ülkelerde) okumaya gitmek bir “lüks” değil, neredeyse kaçınılmaz bir tercih haline gelir…

Bu yüzden burs mücadelesi, basit bir “bize para verin” meselesi değildir…

Gençlerin ve öğrencilerin en büyük isteği, kendi ülkelerinde, gönül rahatlığıyla okuyabilecekleri nitelikli ve kamusal/parasız eğitim veren üniversitelerde okumaktır…

kktc devleti ise, bu en temel hak olan eğitim hakkını karşılamaya bütçe/zaman/emek ayırmak yerine özel üniversite patronlarına hizmet ettiğinden, bu en temel talep hayat bulamamaktadır…

İşte bu noktada burs mücadelesi, kamusal ve nitelikli üniversite talebini bile karşılayamayan devlete, “bari kendi vatandaşın olan öğrenciler için bunu yap” çağrısıdır…

Böylece öğrenciler, neredeyse zorunlu bir şekilde gitmek zorunda kaldıkları yurtdışında, maddi anlamda biraz da olsun rahatlayarak eğitimlerini tamamlayabilirler ve ülkelerine dönerler…

Ancak hükümetler, kamusal ve nitelikli bir üniversite projesini ve hakkını hayata geçirmeye çabalamak bir yana, hem üçüncü ülkelerde okuyan Kıbrıslı öğrencilerin burs hakkını görmezden geliyorlar, hem de burs hakkı kazanmış Türkiye’de ve kktc’de okuyan öğrencilerin bu kazanılmış hakkını geri almaya çalışıyorlar (yaz bursu meselesini ve bursların düzenli yatmamasını hatırlayın)…

Öğrenciler hangi ülkede okuyorsa okusun, mücadele ortaktır…

Bu anlamda kktc’de ve Türkiye’de okuyan Kıbrıslı öğrencilerin, üçüncü ülkelerde okuyan öğrencilerin burs talebine destek vermesi ve dayanışma göstermesi çok anlamlıdır…

Burs, üçüncü ülkelerde de okuyan öğrencilerin hakkıdır…

Daha da önemlisi, Kıbrıs’ın kuzeyinde kamusal ve nitelikli bir eğitim veren bir üniversitenin kurulması ise, Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayan bütün gençlerin, öğrencilerin, ve geleceğin öğrencilerinin en temel hakkıdır.

Celal Özkızan

Baraka aktivisti

Be the first to comment

Leave a Reply