“Düzensiz Yapılaşma Devam Ederse, Emirname Anlamını Yitirecek”

Örgütler; Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı çalışmalarında bölgeyi kapsayan emirnameye ilişkin sorun ve çözüm önerilerini paylaştı.

Açıklama şöyle:

Aşağıda imza sahibi sivil toplum örgütleri olarak bir araya gelme amacımız Mağusa-İskele-Yeniboğaziçi bölgemizin planlı bir şekilde gelişmesine destek olmaktır.

Biliyorsunuz ki, Mağusa-İskele-Yeniboğaziçi İmar Planı çalışmalarına ve bölgede çıkan Emirname’ye ilk günden beri destek veriyoruz. Konu ile ilgili yapılmış çalıştaylara, halkı bilgilendirme toplantılarına katıldık ve görüşlerimizi ilettik. Bunu yaparken de amacımız geleceğe ekonomik, sosyal ve çevresel anlamda sürdürülebilir şehirler bırakmaktır.

Son bir yıldır bölgemizin inşaat şantiyesi halini alması bizleri düşündürmektedir. Emirname sonrası da yeterli altyapısı bulunmayan düzensiz yapılaşma daha da hızlanmıştır. Düzensiz yapılaşmanın bu şekilde devam etmesi durumunda çıkarılan Emirname anlamını yitirecek, şu an çalışılan İmar Planı da büyük zarara uğrayacaktır.

Biliyorsunuz ki, 2019 sonunda Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi İmar Planı’nın yürürlüğe girmesi beklenmektedir. Maalesef bu süreçte tüm paydaşların hakkaniyetli bir şekilde rol alamadığını gözlemlemekteyiz. Bir süredir bölgemizde devam eden çalışmalarla ilgili bilgi alamamamız ve çevremizde hızla büyüyen inşaatların yarattığı tedirginlik bizi bir araya getirdi. Sivil toplum örgütleri olarak aşağıda sıralayacağımız maddelerde hemfikir olduk. Yapılan imar planı çalışmasının daha önceki toplantılarda fikir birliğine varıldığı şekilde sonuçlanmasını ısrarla talep ediyoruz. Aşağıda sıralayacağımız maddeler bizlerin kırmızı çizgileridir ve bunun dışında yapılacak olan çalışmayı kabul etmeyeceğiz.

Taleplerimiz;

  • Plan yapılırken birinci öncelik kamu yararıdır. Kamu yararı yerine belli çıkar çevrelerinin taleplerini ön planda tutan bir plan çalışmasını kabul etmeyeceğiz.
  • Bölge için ilk yayınlanan Emirname’de çizilen imar sınırının dışına çıkılmamalıdır. Yaygın ve dağınık bir şekilde gelişen bölgenin daha kontrollü bir hal alması, imar planlarının temel amaçlarından biridir. Yaygın ve dağınık kent gelişimi belediyelerimizin kent hizmetlerini sekteye uğratmaktadır. Kişi başına düşen altyapı maliyetleri artmakta ve karşılanamaz hale gelmektedir. Gelecek nesiller hiç bir zaman çözemeyecekleri ciddi çevresel ve sosyal altyapı sorunları ile yüzyüze bırakılmaktadır.
  • Bilindiği gibi, imar planları 5 yılda bir revize edilir. Eğer 5 yılın sonunda yeni imar alanlarına ihtiyaç duyulursa, kontrollü bir şekilde bu alanlar açılabilecektir.
  • Kaçak yapılar hemen durdurulmalıdır.
  • Çevre Etki Değerlendirme raporu olmadan devam eden binalar hemen durdurulmalıdır.
  • Şehir Plancıları Odası tarafından alınan ara emrine uyulmalıdır.
  • Ülkesel Fizik Plan’a bağlı kalınarak çalışmalar yürütülmelidir.
  • Kıyı şeridimiz, orman arazilerimiz, dere yataklarımız, göllerimiz, verimli tarım topraklarımız, sulak alanlarımız, Tarihi Kültürel Mirasımız vb. mutlak şekilde korunmalıdır.
  • Bakanlar Kurulu tarafından İskele’de Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne verilen alan orman arazisidir. Emirname’de de bu alan imar sınırının çok uzağındadır. Bu bölgenin imara açılması yerine Üniversite’ye imar sınırı içinde arazi verilmesi ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan çok daha olumlu bir karar olacaktır. Ayrıca İskele’de Üniversite açılıp bölgeye ekonomik katkı sağlama fikri olumlu görünse de şehrin dışındaki bir üniversitenin bölge insanına fayda sağlaması mümkün olmayacaktır.
  • Yapılacak plan ile mevcut ve yeni yapı alanlarında yeterli sosyal ve çevresel altyapı imkanları sağlanmalıdır. Yeterli sosyal ve çevresel altyapı imkanı sağlanmadan yeni yapılaşmalara onay verilmemelidir. Altyapıdan yoksun olarak, sadece bina yaparak sürdürülebilir gelişme sağlamak mümkün değildir. Bölgelerimizde okul, kanalizasyon, trafik, yaya ulaşımı, toplu taşıma, bisiklet yolu, yeşil alan, park, denizin kirlenmesi vb. birçok altyapı-üstyapı problemi vardır. Yapılacak olan planın bunları çözmesi hedeflenmelidir.
  • İnşa edilecek yapıların yükseklikleri, yoğunlukları belirlenirken altyapı-üstyapı ve çevre yapılar dikkate alınmalıdır.
  • Şehirlerimiz içindeki askeri alanların ilerde kamu yararı için kullanılması için çalışmalar yapılmalıdır.
  • Mağusa Suriçi’nin canlanması için çalışmalar yapılmalıdır.
  • Cittaslow şehir olan Yeniboğaziçi’nin planlaması yapılırken bu cittaslow kriterleri dikkate alınmalıdır. Hızla yükselen binaların arasında cittaslow özelliğinin bu bölgede kaybolacağını düşünmekteyiz.
  • Planın içerisinde nüfus planlamasına da çok dikkat edilmelidir.
  • En kısa zamanda İçişleri Bakanlığı ve Şehir Planlama Dairesi yöneticileri ve teknik ekibi ile toplantı talebimiz vardır.

 

Biyologlar Derneği, Gümrük Çalışanları Sendikası, Hayata Dokun Hareketi, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası, Kıbrıs Türk Rehberler Birliği, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası, İç Mimarlar Odası, Mağusa Gençlik Merkezi, Mağusa İnsiyatifi, Mağusa Kadın Merkezi Derneği, Mağusa Kent ve Ekoloji Platformu, Mağusa Kültür Derneği, Orman Mühendisleri Odası, Toparlanıyoruz, Toplumcu Demokrasi Partisi , Yeni Kıbrıs Partisi, Yerbilim Mühendisleri Odası, Yeryüzü Tohumları İnisiyatifi, Yeşil Barış Hareketi