4 ŞUBAT’TA ÖĞRENCİLER HESAP SORMAYA GELİYOR – Celal Özkızan

poster4 Şubat Salı günü sokaklara çıkıyoruz öğrenciler olarak…
Eğitim Bakanlığı önünde bir eylem gerçekleştireceğiz…
Türkiye’de okuyan Kıbrıslı öğrenciler, Öğretmen Akademisi’nde okuyan öğrenciler, Kıbrıs’taki çeşitli üniversitelerde okuyan öğrenciler, liseliler…
Gençliğin her rengi ve her sesi ile sokakta olacağız 4 Şubat’ta…
Rengarenk cümbüş havasında bir eylem olacak…
Ancak yanıltmasın kimseleri bu; öfkemiz, kızgınlığımız, kararlılığımız ve cesaretimiz de yanımızda olacak…
Öfkemizin sebeplerinin pek çoğu malum…
Düzensiz yatan, geç yatan ve CTP-DP hükümeti söz konusu olduğunda neredeyse hiç yatmayan burslarımız…
Gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin Öğretmen Akademisi’ni gözden çıkarıp tasfiye etmek için gizliden gizliye veya açıktan açığa yürüttükleri girişimler…
Özel sektörün, sermayenin, gözünü para hırsız bürümüş patronların tamamen kamusal bir alan olması gereken eğitim “sektöründe” daha da yaygınlaşması, üniversitelerin ticarethaneden hiçbir farkının kalmaması, öğrencilerin müşteriye dönüştürülmeye çalışılması ve neredeyse eğitimin üzerine bir barkod numarası yapıştırılacak duruma gelinmesi…
Liselerdeki öğretmen eksiklikleri, anti-demokratik uygulamalar, kağıt/karne/diploma/dergi parası altında sürekli öğrencilerin cebine el uzatılması; yani kamu liselerinin bile özel sektör patronu kafalı müdürler ve yönetimler tarafından idare edilmesi ve elbette buna zemin hazırlayan hükümet politikaları…
Artık zıvanadan çıkmış bir şekilde yükselen döviz kurları sonucu, harçlarını dolar/euro üzerinden ödeyen Kıbrıs üniversitelerinde okuyan öğrencilerin “döviz sabitlensin, bu pahalılığın altından kalkamayız” çağrısı karşısında yüzü kızarmadan “tek taraflı ekonomiye müdahale edemeyiz” diyen YDÜ yönetimi…
O YDÜ yönetimi ki başında Suat Günsel gibi bu memlekette siyasi ve ekonomik anlamda her türlü alavere dalaverede adı geçen, hükümetleri baskı altına alabilen bir kişi…
İşte başını bu kişinin çektiği zihniyet, söz konusu öğrencilerin mağduriyeti olunca, bir anda çocuk kandırırcasına ekonomiye tek taraflı müdahale edemeyiz diyor…
Oysaki Kıbrıs’taki diğer bazı özel üniversitelerde döviz konusunda girişimler yapılmışken…
Yanlış anlaşılmasın, diğer özel üniversite yönetimlerinin de tüccardan farkları yok, sadece, YDÜ yönetiminin yüzsüzlüğünü ortaya sermek için bu örnek kullanıldı…
***
En keskin ve acil sorun burs sorunu olduğu için önce onun etrafında yükselmişti sesimiz, bugün de hala -tek sorun olmamakla beraber- burs sorunu en acil sorunlardan birini oluşturuyor biz öğrenciler için…
Ancak gördüğünüz üzere yazı, burs sorunundan başladı ve nerelere geldi…
Çünkü biz biliyoruz ki öğrencilerin insanca koşullarda eğitim görmesi için, üniversitelerin ve liselerin demokratik bir ortama kavuşması için ve eğitimin kamusal bir hak olması için tek yapmamız gereken şey burs konusunda sesimizi yükseltmek olmamalı…
Burs konusunun yanısıra, hem, eğitimin ve gençliğin önündeki en büyük engelin, önce öğrencileri birer müşteri olarak görüp eğitim gibi ciddi bir işi kendi açgözlü kâr hesaplarıyla bir tutan eğitimdeki özel sektör ağaları, sonra da öğrenciler mezun olunca onları özel sektörüde acımasız ve zor koşullarda köle gibi çalıştıran ülkenin dört bir yanındaki şirketlerin patronları olduğunu biliyoruz…
Ama bunda yeni bişey yok; patron dediğin kişi, doğası gereği kâr uğruna insanların hayatlarını bile hiçe sayan (yaşanan onca iş ‘kazası’nı (yani cinayetini) hatırlayın) insanlardır…
Bizim hesaplaşmamız, halkın temsilcisi olduğunu iddia edip hükümete gelen ama patronların ayak işlerini halletmekten fırsat bulamadığı için biz öğrencilerin kazanılmış haklarını dahi yerine getirmeyen hükümetler…
UBP hükümetiyle elimizden geldiğince mücadele etmiştik zaten, sıra CTP-DP hükümetinde…
4 Şubat Salı günü saat 11:00’de Lefkoşa Kuğulu Park’ta toplanıp Eğitim Bakanlığı’na yürüyeceğiz…
Bakalım Eğitim Bakanı Arabacıoğlu, bakan olur olmaz hemen işe alıp özel kalem müdürü yaparak yakından ilgilendiği kendi kızkardeşinin kızı gibi, biz “sıradan insanlarla” da yakından ilgilenecek mi…
 
Celal Özkızan
Baraka Kültür Merkezi aktivisti

Be the first to comment

Leave a Reply