Güneşin ilk ışınlarına şahit olabilmek için sabahlamak…
Pancurların arasından göze giren sabah ışığı…
Denizle ay ışığının dansı…
Mum ışığında anlatılan çocukluk masalları…
Hepsinin bir hikayesi var!
Belki de yüzlerce şiir yazılmıştır hepsine teker teker.
Peki ya havai fişekler?
Hakkında yazılmış bir şiir ya da hadi duygusal tek bir cümle diyelim…
Var mıdır?
Hangi duygumuzu kabartır ürküten patlamalarla göğe yayılan suni ışıklar?
“Benim gönlüm sarhoştur havai fişekler altında
Sevişmek ah ne hoştur havai fişekler altında” diye bir şarkı sözü duydunuz mu hiç?
Malesef havai fişekler bugün “eğlence”nin vazgeçilmez öğesi olmuş durumda.
Düğünlerin zenginlik göstergesi, “herkes yerini bilsin”in karşılığı: Havai fişekler.
Mezuniyetlerin olmazsa olmaz tantanası: Havai fişekler.
Pek “yüksek düzey” bürokratların katıldığı milli ve dini bayram yemeklerinin final seremonisi: Havai fişekler!
Havai fişekler öldürüyor.
Yüzlerce, binlerce ölüme sebep oluyor.
Havai fişekler, kuşları öldürüyor!
Bazı insanların bencil “eğlencesi” gezegeni yaralıyor.
Çarpık kentleşme ve bilinçsiz aydınlatma zaten kuşları olumsuz etkilerken havai fişeklerden çıkan ışık ve gürültü, kuş türlerini bir o kadar daha tehlike altına sokuyor.
Göç eden kuşlar çıkan suni ışıktan etkilenip yollarını şaşırabiliyorlar.
Bu da uzun yollarda telef olmalarına sebep oluyor.
Işığa giden bazı kuşların kanatları yanıyor, uçamaz hale geliyorlar.
Bazıları tamamen yanarak hayatını yitiriyor.
Bazıları ise kör oluyor.
Patlamalar sonucu çıkan gürültü kuşları paniğe sokup ölümlerine sebep olabiliyor.
Bazıları gürültüden irkilip kuluçkadan kalkabiliyor.
Kuşların üremeleri engelleniyor.
Eğlence kılıflı soykırım sürüp gidiyor…
Bu öldüren eğlenceden etkilenen tek canlı türü kuşlar değil.
Patlama sonrası havaya yayılan gazlar insan dahil bir çok canlıyı olumsuz etkileyebiliyor.
Yıllardır üremeye devam etmeleri için adamızda çeşitli uğraşlar verilen Caretta carettalar da havai fişek ışıklarının kurbanlarından.
Gece ay ışığı ile denize yönelen, yumurtadan yeni çıkmış kaplumbağacıklar havai fişek ışıklarıyla yönlerini kaybedip ölebliyorlar.
Zaten yaşam alanları gün geçtikçe daraltılan Carettalara bir saldırı da havadan geliyor.
Biliyor musunuz; İtalya Çevre ve Hayvanları Koruma Derneği’nin her yılbaşı gecesinde fişek kullanımının beş bin hayvanın ölümüne sebep olduğunu açıklamasıyla Torino Belediyesi havai fişek kullanımını yasaklamış.
Bizim belediyelerde de aynı yasak uygulansa ne iyi olurdu!
Hayır bir de şu var:
Cemal Süreya’ya ayıp olmuyor mu?
Başak Önel
Baraka Dostu
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.