HUZUR NERDE? – CELAL ÖZKIZAN

 

“dağılmış pazar yerlerine benziyoruz şimdi”

 

kölelik çok eski zamanlarda kaldı…

 

iş çıkışlarında canhıraş evlerine dönmeye çalışanlar…

 

işlerinden bir yangından kaçarcasına uzaklaşanlar…

 

pazartesi sabahları, salı sabahları, çarşamba sabahları, ha gayret perşembe sabahları ve nihayet varıyoruz işte cuma sabahları suratları okkalı bir küfür gibi işe gidenler…

 

cumartesi sabahlarıysa, halâ, bu kez suratlarında daha önce hiç işitilmemiş küfürlerle yola koyulanlar, iş için…

 

çocuğunuza belli etmediğiniz boş cüzdanlar…

 

babanızdan kalma evin içinde huzursuzca kıpırdayan sessizliğin üzerine sinmiş mangal kokusu…

 

gülmek, sadece ağızla gülmek, pek çok zaman…

 

bazen insanca gülmek, ama düşünmek : “gülemiyorsun ya gülmek, bir halk gülüyorsa gülmektir”

 

yine de gülmek işte be, koşullar olgunlaşmadan da yürekten bir kahkaha patlatmak…

 

 

dağılmış pazar yerlerine benziyoruz iş çıkışlarında, aş çıkışlarında, aşk çıkışlarında…

 

nasıl girdiğimizi dahi hatırlamadığımız yerlerden ve durumlardan çıkmaya çalışırken buluyoruz kendimizi…

 

melankoli değil tüm bunlar, sakın ha, durum tespiti…

 

mutsuzuz evde, işte, mahallede, kahvede, trafikte, öğle arasında, haftasonu tatilinde, her şey dahil otellerde, pazartesi sabahlarında ve pazar akşamlarında, karşı komşunun yeni arabasına bakan gözlerimizde, yanında uyuduğumuz insana dokunan ellerimizde, önümüzde akıp giden sabah haberlerinde, öğle bültenlerinde ve akşam haberlerinde, turistik amaçlı seyahatlerde, iş amaçlı seyahatlerde, kaçamaklarda, kaçamamaklarda, dürüstlükte ve yalanda, iyi günde ve kötü günde, günün iyi saatlerinde ve kötü saatlerinde…

 

gölgemiz gibi peşimizsıra takip ediyor bizi o garip burukluk, o güzel tüten yemeğin içindeki kekremsi tat, o gıcır gıcır otomobilin motorundan gelen ses, o geceleri istemdışı kapanan ve sabahları isteksizce açılan gözlerimiz…

 

 

ne mi kaldı geriye ?..

 

tutup öldürecek miyiz kendimizi

 

her olduğumuz yerde çokça huzursuzluk var diye

 

zaten huzur “şu yerdedir” lafını kim dediyse

 

öğrenecek bir gün

 

huzur yer’de değil yol’dadır

 

diye.

 

Celal Özkızan

Baraka aktivisti

Be the first to comment

Leave a Reply