Plakalarımızı Değil Can Güvenliğimizi Düşünün!!! – Günay Seheroğlu

Son zamanlarda neredeyse her gün plakalarla ilgili ya bir haber ya bir yasa değişikliği dolduruyor belleğimizi. Tam ‘’hah tamam böyle olmasını istiyorlarmış’’ diyoruz hoop başka bir haberle karşılaşıyoruz.

Konuyla ilgili olarak gazetelerde, televizyonlarda ve sosyal medyada görmüş olduğumuz haberler, 21 Aralık 2016 da KTTO Genel Sekreteri’nin üyelerine gönderdiği ‘’Motorlu Araçlar ve Yol Trafik Tüzüğü’ne göre tüm araçların ön ve arka tarafındaki plakaların zemini beyaz olmalıdır’’ içerikli mail’i ile birlikte resmi gazetelerde de yayımlanmasıyla başladı. Bu mail’de 21 Aralık 2017’ye kadar kişilerin, motorlu araçlarının plakalarını bu tüzük kurallarına uygun hale getirmekle yükümlü olduğu da dile getirilmişti.

Sonrasında Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı 25 Aralık 2016 tarihinde ‘’Bunun tarihi henüz belirlenmedi ancak en kısa sürede belirlenecek’’ demişti.

Ardından 27 Nisan 2017 tarihli resmi gazetede UBP – DP hükümeti tüm araçların plakalarının değişmesini gerektirecek yeni değişiklik tüzüğünü yayımladı ve konu tekrar gündeme geldi.

Bunun üzerine 8 Eylül 2017’de bir gazetenin köşe yazarı yazısında yeni plakaların yasaya uygun olmadığını, yasaya göre halâ normal araçların arka plakalarının sarı olduğunu yazdı. Bu arada Kıbrıs’ın güneyinde yeni plakalara ceza konusu gündeme gelmeye başladı. TDP milletvekili “güneye geçişlerde bir sıkıntı yok. 85 Euro ceza kesilen birkaç araçta plakalar kktc kayıtlı fakat plaka üzerinde AB amblemi ve CY yazan plakalardır ki bunlar Kıbrıs Cumhuriyeti’ne kayıtlı olmayan araçlardır o yüzden ceza kesildi’ dedi.

Bu esnada da sahte plaka yapan yerlerin haberlerini okuyorduk başka başka yerlerde.
Plakalarını değiştirmek için plakacılara akın ederek uzun kuyruklar oluşturan vatandaştan cuma gününe kadar 30 TL isteyen plakacılar pazartesi gününden itibaren 40 TL istemeye başlamış. Böylelikle 239 bin kayıtlı aracın değişmesi gereken plakaları toplamda 9 milyon 560 bin TL ediyormuş diye de duyduk.

Ancak bu kadar habere rağmen kimden nasıl plaka istenildiğinin bilinmemesi de cabası.
Gündeme gelen tüzük değişikliğinin ilk yayımlandığı günden beri eş zamanlı gördüğümüz birkaç konu daha var. Onların içeriklerini hepimiz biliyoruz ama başlıklarını buraya yazayım:

*Dağ Yolunda Bir Kaza Daha!
*Dere Yatağına Uçtu!
*Aynı Dakikada İki Kaza!
*Uçuruma Yuvarlandı!
*Arabalardan Biri Yan Yattı!
*Yolun Bittiğini Fark Etmedi!
*Yol Kan Gölüne Döndü!

Bu başlıkları eminim birçoğunuz hatırlamıştır. Bir de şu başlıklar var ki bunlar neredeyse kiminiz için haber niteliği dahi taşımayan kıyıda köşede kalmış başlıklar:

*Asfalt Yerine Toprak Döktüler!
*Kadınlardan Yol İsyanı!
*Bu Yol Tehlike Saçıyor!
*Bozuk Yol Yüzünden Kaza Yaptı!
***Mandırasını Asfaltladı!

Demem o ki plakaların değiştirilip değiştirilmemesini konuşmaktan, tartışmaktan, bilgi kirliliğine maruz kalmaktan ve insanlarla bir gün öyle bir gün böyle diye dalga geçmektense, insanların ölmesini engellemek için bir şeyler yapın. Toprak yollarda, kışta çamurlarda evlerine giden insanlar için bir şeyler yapın. Biz plakalarımızı değiştirdiğimizde de insanlar yamalı, bariyersiz, ışıksız, asfaltsız yollarda ölmeye devam edecekler.

Siz bunlarla ilgili önlemler alana kadar bırakın tek eksiğimiz plakalar olsun!

Günay Seheroğlu

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu