25 NİSANDA NÜKLEERE KARŞI ETKİNLİK

14296108071429610806

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) binasında Nükleere Hayır Platformu tarafından düzenlenen basın toplantısında, Akkuyu’da inşa edilecek olan Nükleer Güç Santrali protesto edilecek. Etkinliğe Türkiye’den ve Güney Kıbrıs’tan katılımın olacağı da belirtildi.

Nükleere Hayıf Platformu, protesto etkinliğinın 25 Nisan Cumartesi günü saat 14.00’te Lefkoşa’da Selimiye Meydanı’nda olacağını, ülkemizin yerel grup ve solistlerinin konser vereceğini Has-Der’den bir ekibin halk dansları gösterisi sunacağını ve Baraka Tiyatro Ekibi’nin de teatral bir gösteri sunacağını belirtti.

KTTB Başkanı Filiz Besim, basın toplantısında yaptığı konuşmada Mersin’de Akkuyu bölgesinde inşa edilecek bir nükleer santralin “ciddi boyutta bir tehdit” oluşturacağını, gelecek adına edişe verici olduğunu belirterek “Kararlıyız, bu adada bir gelecek bekliyoruz, bu adada çocuk yetiştiriyoruz, nükleer kanserdir, ölümdür, hastalıktır, çevre ve her şeyin yok olmasıdır” dedi.

Basın açıklamasını okuyan Baraka Kültür Merkezi’nden Nazen Şansal ise, Mersin Akkuyu’da yapılması planlanan nükleer güç santralinin Kıbrıs Türk halkının “kaderini, geleceğini etkileyen” bir olay olduğunu kaydetti. Sorulan bir soru üzerine ikinci tura kalan Cumhurbaşkanı adaylarından sadece Mustafa Akıncı’nın Mersin’de yapılması düşünülen nükleer santrale karşı olumsuz demeç verdiğini söyledi.

Basın açıklamasının tam metni şöyle;

Değerli basın emekçileri, değerli halkımız
Son günlerdeki seçim atmosferinin yarattığı yoğun ve hareketli gündeme rağmen
dikkatinizi çekmek istediğimiz, en az seçimler kadar önemli, hatta belki daha da
fazla halkımızın kaderini, geleceğini etkileyen bir konu söz konusu:
Mersin Akkuyu’da yapılması planlanan Nükleer Güç Santrali.
Haritaya basit bir göz atmayla herkesin görebileceği gibi Akkuyu, evimize çok yakın.
Nerdeyse ülkemizde bir nükleer santral kurulmuşcasına endişeliyiz ve bize,
halkımıza, çocuklarımıza bunu reva görenlere de öfkeliyiz.
Çünkü nükleer santraller bir atom bombası gibi tehlikeli ve risklidir.
Kaza olması halinde yayılacak radyasyondan etkilenecek kişiler, bir sonraki
kuşakları da hesaba katmak gerektiğinden binlerle, milyonlarla ifade edilmektedir.
Hiçbir kaza yaşanmasa bile hem doğal yaşamın ve Akdeniz’deki canlıların bu tesisten
olumsuz etkileneceği hem de halk sağlığı açısından başta kanser olmak üzere
önemli riskler taşıdığı bilimsel gerçekler arasınadır.
ÇED Raporunun sahte imzalarla sunulduğunu ve eksikliklerine rağmen Türkiye makamlarınca
alel acele onaylandığını da biliyoruz. Türkiye’deki dava süreci devam ederken ve
Mersin’de ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde de binlerce insan nükleere hayır derken,
hala daha temel atma törenleri yapılmakta. Onlarca ilinde aynı anda yaşanan
elektrik kesintisinin sebebini bir haftada açıklayamayan bir devlet,
yanı başımıza nükleer santral kurmaktadır ki elektrik arızası halinde
böylesi bir santralde kaza olma riski çok yüksektir.
Türkiye Hükümeti, çevre hukukunun en temel prensiplerinin getirdiği uluslar arası
sorumluluklarından kaçınarak, nükleer santralin doğrudan etki alanı içerisindeki
halkımıza ve hükümete hiçbir şey sorma veya açıklama gereği duymadan kararlar almakta.
Oysa, özellikle Çernobil ve Fukuşima felaketlerinden sonra Avrupa ülkeleri,
aşamalı olarak nükleer santrallerden vazgeçip yenilenebilir enerji
üretimine kanyak aktarmaktadırlar.
İşte bu nedenlerle bizler, çevre ekoloji örgütleri, sağlık örgütleri, kültür dernekleri,
halkımızın emek örgütleri sendikalarımız ve konuya duyarlı siyasi yapılar ile birlikte
Nükleere Hayır Platformu adı altında bir süredir mücadele etmekteyiz.
Sadece Akkuyu’da değil dünyanın hiç bir yerinde nükleer santral kurulmasını istemiyoruz.
Sesimizi duyurmak ve nükleerin tehlikelerini anlatmak için
bu güne kadar yaptığımız imza kampanyası, panel, eylem gibi
çalışmalarımıza bir yenisini daha ekliyoruz.
Ve tarihin yaşadığı en acı nükleer felaket olan Çernobil’in yıl dönümünde
“Yaşam İçin Çal Söyle, Nükleere Hayır De” sloganıyla bir konser
düzenliyoruz. Bazıları bugün de aramızda olan müzisyenlerimizin ve
sanatçılarımızın değerli katkısı, gönüllü desteğiyle halkımıza bir kez daha,
“radyoaktif olma aktif ol” diyoruz.
25 Nisan Cumartesi günü saat 2’de Selimiye Meydanı’nda başlayacak olan ve
sunuculuğunu Serkan Soyalan’ın gerçekleştireceği etkinlikte
HAS-DER Halk dansları topluluğu kültürel oyunlarımızı, Baraka Tiyatro Ekibi
sokak tiyatrosunu nükleere karşı sergileyecek.
Lirik Şiir Grubu’nun şiirleriyle katılacağı etkinliğe
şarkılarıyla katılacak müzisyenlerimiz ise şöyle:
Sol Anahtarı
Arda Gündüz
Grup Baria
Kuzey Tarık
Utku Yerebakan ve Hayal Ekibi
Grup Totem
Grup saki
İki Toplumlu Koro ve
Mesarya Bölge Korosu
Ayrıca etkinliğimizde, Mersin Nükleer Karşıtı Platform’dan ve adamızın güneyinden
davetlilerimiz de Platformumuzla dayanışmada olacak.
Halka ulaşmamızı sağlayan siz basın emekçilerine ve tanıtımlarımızı
gönüllü olarak yayınlayan Radyo Sim ve Radyo Mayıs’a teşekkür ediyor
ve tüm halkımızı, yaşam için şarkılar söylemeye davet ediyoruz.
25 Nisan Cumartesi saat 2’de Selimiye Meydanı’nda buluşalım…
Nükleere Hayır Platfromu

Be the first to comment

Leave a Reply