GENÇLİK, YALAN, OY VE CTP – MUSTAFA KELEŞZADE

CTP Gençlik sen çok yaşa emi!

Son aylarda bakanların telefonları hiç susmadı sanırım. Gece yattıklarında dahi kabuslarında gençlerden gelen telefonları görmüşlerdir belki de.  Son aylarda Türkiye’den, İngiltere’de,Kıbrıs’ta ve dünyanın her yerinde okuyan Kıbrıslı Türk gençler bir araya gelerek, hem burs haklarını korumakta, hem de yarattıları ruh ile dayanışma ve mücadele ile neler yapabileceğini bizlere göstermekteler.

Çoğu adada olmasa dahi burs sorununu ellerindeki tüm araçları kullanarak memleketin bir numaralı gündemi haline getirdiler. Tatil dönemlerinde ise tatil yapmak yerine bakanlıkların korkulu rüyası oldular. Öğrencilerle görüşmeyen, onları avutan bakanlıklar, öğrencilerin ne zaman bakanlığı basacağı endişesi ile bekler hale geldiler. Kamuoyunun gençlere olan desteği giderek arttı, destek arttıkça hükümet üzerindeki baskı da arttı.

Gençlerin tam da yaz dönemi için Kıbrıs’a geleceği bugünlerde hükümetin yaz burslarını kaldırmaktan vazgeçtiğinin sinyalleri gelmeye başladı. Niye mi? Yukarda yazdıklarımla hiç bir alakası yok. CTP Gençlik sayesinde olmuş bu. CTP Gençliğin uzlaşıcı tutumu ve hükümetle görüşmesi burslar için yetmiş. Gençlere ise lafazanlık değil uzlaşı ile neler yapılabileceğini anlatıyor CTP Gençlik. Ne deylim, CTP Gençlik sen çok yaşa emi!

 

***

Aceba halka yalan söyleme suç teşkil eder mi?  

29 Haziran’da bir referandumumuz var. Anayasayı oylayacağız. Anayasa halka sunulmadan önce CTP köy köy gezerek vicdani red hakkından, azınlık halklarından, tüm çocuklara devletin sahip çıkacağından, kamu emekçilerine siyaset yasağının kalkacağından bol bol bahsetmişti. Hatta bu gezilerde geçiçi onuncu maddenin kaldırılmasından ve sivilleşmeden de bahsedildiği rivayet edilir.

Tüm bu değişiklikler anayasanın mecliste oylanacağı gün ya komple rafa kaldırıldı, ya da içi boşaltıldı. Geçici 10. Madde ile TC askerine bağlılığın tam gaz sürdüğü, 90. Madde ile TC ile yapılan dayatma paketlerin bireyler tarafından anayasa mahkemesinde sorgulanamazlığının devam ettiği bir anayasayı oylayacağız.

Referandum tam bir hafta sonra gerçekleşiyor. Bilgi edinme hakkı ve şeffaflığı bu kadar önemseyen CTP’nin şu anda harıl harıl köy gezilerinde “biz size anayasa böyle olacak demiştik ama UBP ve DP ile uzlaşmak için tüm bunları değişikliklerden çıkarttık” demesi, ya da “önümüzde az süre var, değişiklikler ile ilgili halka doğru bilgileri aktarabilmek için referandumu erteleyelim” demesi beklenir elbet. Yoksa beklenmez mi? Aceba halka yalan söyleme suç teşkil eder mi?

Bu oyunu yak!

29’unda bir de yerel seçimimiz var. Sağ bölünmüş ve iddiasız, solda ise ilk kez Kıbrıs’ın farklı bölgelerine yayılan devrimcilerin de dahil olduğu, dayatmalara karşı durma ilkesinde bir ittifağımız var. Lefkoşa ise şüphesiz ittifağın en güçlü olduğu yer.

Hatırladığım kadarı ile ilk kez CTP ve UBP Lefkoşa’da tek bir anket dahi yayınlamadan seçim geçiriyor. Cemaatçiliği ve Tayyip’i destek için yayınladığı yalan anketleri ile ünlü ORC şirketinin yayınladığı ve CTP’nin önce sunup, sonra biz yapmadık dediği “Lefkoşe”yi barındıran anketi saymazsak tabii.

Sanırım UBP Lefkoşalı’nın kendisini seçmeyeceğinin ve hiç bir iddiası olmadığının farkında. CTP’de ise bir telaş var. Her zaman son gün söylenmeye başlanan “oyunu yakmamak için”, “sağ kazanmasın diye”  ile başlayan cümleler, bu kez erken kurulmaya başlandı. Sanırım CTP’nin bildiği ama halkla paylaşmadığı bir şey var. Tahminim bildikleri şey şu;  29’unda  halk bu kez oyunu değil, CTP’nin bu oyununu yakacak.

Mustafa Keleşzade

Baraka Aktivisti

Be the first to comment

Leave a Reply