Sermaye Referandumda Ne Der? – Fatih Bayraktar

 

Yalnızca Türkiye için değil yakın coğrafyalar için de kritik bir dönemeç olacak 16 Nisan başkanlık(!) referandumu için tarih geldi çattı…

Evetçilerin çok büyük bir çoğunluğunun lider tapınması içinde körlemesine sandığa gittiğini anlamamak için kişide ciddi bir zihinsel geriliğin olması gerek…

Diğer yandan Hayırcıların büyük çoğunluğu da “Tek adam” üzerinden antipropagandalarını yapmakta…

Ancak burada eksik birşeylerin olduğunu söylemek durumundayız…

O eksik şey de sınıfsal bakış açısı…

Soru şu olmalı: Çıkacak bir “Evet” hangi sınıfın önünü açacak?

Diğer bir deyişle sermaye ve ona eklemlenmiş gruplar referandumda ne diyecek?

Bunun için kahin olmaya gerek yok…

Üçüncü kez uzatılan ve ne kadar daha uzatılacağı belirsiz OHAL sürecinde neler olduğuna bakmak yeterli…

Neden mi?

Evetçilerin de OHALcilerin de sloganı aynı: İstakrar ve güven için…

OHAL sırasında yüzlerce kanun hükmünde kararname (KHK) çıkarıldı…

Bunlardan biri olan ve adına özelleştirme KHK’sı denilen kararnameyle aralarında Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü, Devlet Malzeme Ofisi (DMO) Genel Müdürlüğü, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Sulama Birlikleri, T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi (TCDD) Genel Müdürlüğü, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü, Türkiye Petrolleri A.O. (TPAO) Genel Müdürlüğü, Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Genel Müdürlüğü de bulanan yüzlerce kamu iktisadi teşebbüsünün özelleştirme süreçleri başladı.

Ne zaman mı?

OHAL’in ilan edildiği tarih olan 21 Temmuz 2016’dan tam üç hafta sonra…

Aynı tarihlerde Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen Varlık Fonu’yla (açık ismi Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi) aralarında Halkbank, Türk Hava Yolları ve Ziraat Bankası’nın da bulunduğu dev kamu kuruluşları doğrudan AK sermayenin kontrolüne girdi…

Bunun da ötesinde İşsizlik Sigortası Fonu gibi fonlarda biriken emekçilere ait milyarlarca liranın iktidar tarafından desteklenen sermaye grupları tarafından serbestçe kullanılmasının yolu da açıldı…

Üstelik bu fonun (dolayısıyla şirketin ve sermayenin) sayıştay tarafından denetlenmesi de başka bir KHK’yle engellendi…

RTE oda ve borsa başkanlarına boşuna “Sizlere güveniyorum!” dememişti…

OHAL sermayeyi sermaye de OHAL’i çok sevdi…

Peki aynı OHAL sürecinde Türkiye emekçilerine ne oldu?

Temmuz 2016-Şubat 2017 arasında geçen yedi aylık sürede iş cinayetleri %14 arttı, en az 1180 işçi yaşamını yitirdi…

Türk Lirası 100%’ün üzerinde değer kaybına uğradı, fakir emekçiler daha da fakirleşti…

Semiz AK Sermaye ise Dolar ve Euro birikimleri sayesinde bir o kadar daha semirdi…

Yukarda sormuştuk sermaye referandumda ne der diye…

Sermayenin ne diyeceği çok belli de yaşamak için emeğini satmak zorunda olanlar, ölümü göze alanlar ne der, ne demelidir o çok daha önemli…

 

Fatih Bayraktar

Bağımsızlık Yolu Üyesi